Merhabalar,
Nicedir aklımda olan projelerden birini nihayet gerçekleştirmiş bulunmaktayım: Fotoğraf makinesi kitap kılıfı.
Vosvos serisinden sonra bir türlü yeni model üretecek fırsat bulamamıştım. Fotoğraf makinelerini çok sevdiğim için ve kişiye özel tasarım yaptığım günlerden bu yana en çok istenen tasarımlardan biri olduğu için öncelik tanıdım bu modele.
Bugün yazımın görsellerinde kullandığım Canon AE-1 fotoğraf makinemin hikayesini anlatmak istiyorum birazcık. Fotoğrafçılıkla üniversite yıllarımda ilgilenmeye başladım. İlk sene fotoğrafçılık kursunun başlamasıyla kendimi fotoğraf kulübünde buldum ama kameram yoktu o dönem, malum öğrencilik halleri 🙂 O sıralar diyaframdır enstantenedir alan derinliğidir netliktir kadrajdır teorik de olsa öğrendim işte biraz. Sonra nasıl olduysa elime bir miktar para geçince çok değerli hocam ile Sirkeci’deki meşhur Hayyam Pasajı’nda aldık soluğu. O dönem henüz Alman Markı yürürlükteydi ve hepimizin hayalini süsleyen Canon A-1 modeli 450 DM iken onun kardeşi AE-1 ise 350 DM idi ve benim param AE-1 için yeterliydi ancak. Hocamın sayesinde oldukça temiz bir kamera sahibi olmuş oldum.
Sonra kulübün organize ettiği çekim gezileri başladı tabi. Bilimum çiçek böcek fotoğrafları, Zeyrek’te, Balat’ta sümüklü çocuk, yüzü kırışık bilge ihtiyar, çamaşır asılmış ev, eski kapı filan kovalamaya başladık 🙂 Bu arada aile fotoğrafçılığı da cabası tabi 🙂 O dönem tabii her şey çok farklıydı. Filmler 36’lık olduğu için bir kere denklanşöre basmak için 40 kere düşünmek gerekiyordu. Bir de bekleyiş.. Ah o bekleyiş.. Film bitince kameradan dikkatlice çıkarır ve soluğu Sirkeci’deki Mustafa Tunç fotoğrafçılıkta alırdık, hani şu askere bedava fotoğraf yıkayan abi 🙂 Fiyatları çok uygun olduğu için biz de onu tercih ediyorduk öğrenci olarak. Sonra bekleme faslı, günlerce… ve günü geldiğinde tekrar gidip büyük bir heyecanla fotoğrafları teslim alış ve saatlerce bakış 🙂 Kulüpteki arkadaşlarla fotoğraflarımızı değerlendirirdik, bir keresinde hocam “senin gözün iyiymiş çocuk” dediğinde nasıl mutlu olmuştum anlatamam.
İşte üniversite yılları böyle devam etti ama iş hayatı başlayıp da ben 8-6 kölelik sistemine dahil olunca AE-1’im de çantasına hapsoldu yıllarca. Zaten gezmeyi seven bir insan da değilim. Şu an oturduğum eve taşınıp işi de bırakınca yerinden çıkarıp hiç olmazsa gözümün önünde dursun diyerek bir dekorasyon objesi muamelesi yaptım kendisine maalesef. Çünkü arada geçen bu kadar yıl boyunca her şey dijital hale gelmişti. Sonradan şimdi sitedeki fotoğraflarımı çektiğim yine Canon’un 650D modelini aldık. Ama AE-1’in bendeki yeri apayrı tabii ki. Denklanşör sesi, görünüşü, sağlamlığı, fotoğraf kalitesi.. hepsi enfesti ama zamana yenildi kameram.
Kitap kılıfının üzerine de dijital bir kamera yerleştirmektense eski tip fotoğraf makinesini tercih ettim. Kılıf fotoğraf çekmeyi, kedileri ve kitap okumayı seven bir beyefendiye hediye edileceği için bir de kedi ekledim sağ alttan kafayı çıkarıp “gülümse” diyen.
Kitap kılıfının arka yüzünde de kameranın ve kedinin arkadan görünüşü mevcut. Böyle arkalı önlü çalışmayı çok seviyorum.
Fotoğraf makinesi kitap kılıfı için sipariş oluşturmak ayrıca tüm modelleri görmek ve fiyatlarını öğrenmek için mağazamı ziyaret edebilirsiniz.
Tasarımdaki kedi, konuşma balonu değiştirilebilir veya hiç olmayabilir. Bu kısımla ilgili bir notunuz varsa sipariş formundaki açıklama kısmında belirtebilirsiniz.
sevgilerimle
Özlem
özlem
merhaba adım özlem bende canta fln yapıorum veteriner borclarımı ödemek için çok fazla hayvana yardım ediyorumda kumaşları nerden alıyorsunuz acaba çok güzeller
özlemistan
Merhaba Özlem Hanım,
Bu kılıfın kumaşı her yerde bulabileceğiniz duck isimli kumaş. Fotoğraf makinesini ben işledim. Diğer kumaşları da elimin uzanabildiği her yerden alıyorum tek bir yer yok.
Çalışmalarınızda başarılar kolaylıklar dilerim
Sevgiler